Korfu – Paxos – Lefkada – Zakintos

Parga, Preveze’nin ünlü sahil kasabası ve seçkin bir sahil beldesi olarak bilinir. Panagia Adası üzerindeki Venedik kalesinin gölgesinde gizlenen pitoresk bir koyda, ormanla çevrili amfitiyatro şeklinde yer alan bu kasaba, ziyaretçilerine eşsiz bir doğal güzellik sunar. Eski kentte dolaşarak seçkin mimarinin tadını çıkarabilir, kemerli Arnavut kaldırımlı sokaklarda yürüyebilir, çiçeklerle dolu renkli konaklar ve şirin küçük evler arasında kaybolabilirsiniz. İyon Denizi’nin turkuaz sularına bakan Venedik surlarından gün batımının büyüleyici manzarasını izlerken, kaleye ve Panagia Adası’na bakan bir restoranda içkinizi yudumlayabilirsiniz. Sahilde yer alan dükkanlar ve küçük barlar, gün batımında romantik bir yürüyüş için idealdir.

Parga ayrıca harika plajları, çevresindeki küçük adacıklar ve yeşillikler içinde bir ada havası sunan konumu ile dikkat çeker. Bölgeden kalkan gezi tekneleri, Parga’yı Síbota, Paxoi, Antipaxoi ve Korfu gibi çeşitli destinasyonlara bağlar. Burada kalırken, efsanevi “yeraltı dünyasına açılan kapı” olarak bilinen Acheron Nehri’ne bir günlük tekne turu yapma şansını da yakalayabilirsiniz. Bu tur sizi antik mitoloji ve doğal güzelliklerle dolu bir maceraya çıkaracaktır.

Paxos adası, huzurlu ve unutulmaz bir tatil deneyimi için gereken her şeye sahip: dantel gibi ince işlenmiş plajlar, saklı koylar, zeytin ağaçlarıyla kaplı yeşil tepeler, heybetli kayalıklar ve deniz mağaraları. Ayrıca adanın genelinde ilginç oyma taş sarnıçlar da bulunmaktadır. Adanın küçük boyutu (yüzölçümü: 13 km², kıyı şeridi: 30 km), ziyaretçileri adayı yürüyerek keşfetmeye teşvik eder ve bu da Paxos’u yavaş ve keyifli bir tatil için ideal bir yer yapar.

Mitolojiye göre, Paxos adası, Poseidon’un sevgili Amfitriti ile gözlerden uzakta vakit geçirebilmek için Korfu adasının bir parçasını üç dişli mızrağıyla parçalayarak oluşturduğu bir yerdir. Venedik yönetimi altında adada ticaret, denizcilik ve tarımsal faaliyetler gelişmiş, adanın zenginliği ve kültürel dokusu zenginleşmiştir.

Adanın başkenti ve ana limanı olan Gaios, güneş ve deniz tatili arayanlar için ideal bir destinasyondur. Paxos adası ile Agios Nikolaos adası arasındaki dar kanalda konumlanan Gaios, İyon Denizi’nin en etkileyici manzaralarından birine sahiptir. Rıhtım boyunca sıralanan kafeler, balık tavernaları ve şirin dükkanlar, adanın canlı ve misafirperver atmosferini yansıtır.

Lefkada, 24 adacıkla çevrili bir İyonya Adası’dır ve en dikkat çekeni, ünlü iş insanı Aristotle Onassis’in sahip olduğu Skorpios adasıdır. Adanın ana kara Yunanistan ile bağlantısı, yüzen bir salıncak köprü aracılığıyla sağlanır. Bu 50 metre uzunluğundaki köprü, adanın ulaşımını kolaylaştırır ve Egnatia Odos, Preveze-Aktio deniz tüneli, Aktio Uluslararası Havaalanı ve önemli limanlarla birleşerek Lefkada’ya Yunanistan’ın her yerinden kolay erişim sağlar.

Lefkada, ziyaretçilere olağanüstü manzaralar, tarihi kiliseler ve manastırlar, pitoresk köyler, yemyeşil bitki örtüsü ve turkuaz sularıyla çevrili pastoral koylar sunar. Ada, kalabalık ve sakin plajları, zengin kültürel mirası ve misafirperver insanlarıyla tanınır. Adanın adı, güney ucundaki beyaz kayalıkların bulunduğu Lefkata burunundan gelmektedir ve tarih boyunca Neolitik çağlardan beri iskân edilmiş, Korint kolonisi olarak gelişmiş ve bir dizi işgalciye ev sahipliği yapmıştır. 1864 yılında ise diğer İyonya Adaları ile birlikte Yunanistan’a katılmıştır.

Zacinto, 406 km² yüzölçümü ve 123 km uzunluğundaki kıyı şeridiyle İyon Denizi’nde yeşilin ve mavinin buluştuğu bir adadır. Adanın güneydoğusu, masmavi kumsallar ve korunaklı koylarla dolu iken, batı kısmı sarp kayalıklar ve zengin bir sualtı dünyasıyla macera arayanları cezbetmektedir.

Adanın zengin bitki çeşitliliği, 1484’ten 1797’ye kadar hüküm süren Venedikliler tarafından takdir edilmiş ve Zakintos’a “Fioro di Levante” (Doğunun Çiçeği) adı verilmiştir. İyon Denizi’ndeki üçüncü büyük ada olan Zakintos, uluslararası arenada aynı isimle bilinir ve adının kökeni Frigya kralı Dardanos’un oğlu Zakynthos’a dayanır.

Venedik mimarisinin etkileri adada hâlâ görülebilir, ancak 1953’teki yıkıcı deprem ve sonrasında çıkan yangın birçok tarihi yapıyı yok etmiştir. Yeniden inşa edilen Zakintos şehri, katı anti-sismik standartlar ve önceki mimari karaktere sadık kalarak inşa edilmiştir. Adanın doğal güzellikleri arasında, Caretta caretta kaplumbağası ve Akdeniz foku gibi nadir türlerin korunması için uygulanan düzenlemeler de bulunmaktadır, bu da adanın biyolojik çeşitliliğinin korunmasını sağlamaktadır.

Kefalonya, zengin doğal güzellikleri, etkileyici plajları ve zengin kültürel mirasıyla ünlü, büyüleyici bir İyonya adasıdır. Patraikos Körfezi’nin ağzında, Zakintos ve Leucade arasında konumlanan bu en büyük İyonya adası, sayısız koyu, yemyeşil bitki örtüsü ve Ainos Dağları’nın büyüleyici manzarasıyla ziyaretçilerini ağırlar. 1962’den beri Ulusal Rezerv Alanı olarak korunan Ainos Dağları, adanın çeşitli flora ve fauna bolluğuyla tanınmasını sağlar.

Tarih boyunca Norman, Frenk, Venedik ve Türk egemenliği gibi farklı medeniyetlerin etkisinde kalan Kefalonya, 21 Mayıs 1864’te İyonya Adaları’nın diğer bölümleriyle birlikte Yunanistan’a katılmıştır. İkinci Dünya Savaşı sırasında, adalıların İtalyan ve Alman işgaline karşı gösterdikleri direniş, “Kaptan Corelli’nin Mandolini” filmine de ilham kaynağı olmuş bir özgürlük mücadelesidir.

Meganisi, Nydri’den sadece 4 deniz mili uzaklıkta yer alan, feribotların gidip geldiği yeşilliklerle kaplı bir Yunan adasıdır. 20 kilometrekarelik bir yüzölçümüne ve yaklaşık 1.100 nüfusa sahip olan bu adanın, antik çağlardaki Taphioi adası olduğuna dair bir inanış bulunmaktadır. Homeros’a göre, Odysseus Truva’ya yelken açmadan önce gemilerini bu adanın kralları Mentor’a emanet etmiştir. Bazı kaynaklar ise buranın Homeros’un destanlarında bahsedilen Asteris adası olduğunu iddia etmektedir.

Meganisi, üç geleneksel köye ev sahipliği yapmaktadır. Bunlardan Atherinos, Katomeri köyünün limanı ve adanın belediye merkezidir. Vathy, hem limanı hem de köyü aynı adı taşımaktadır ve Spilia, Spartochori köyündeki limanıdır. Adanın muhteşem plajları arasında Ampelaki, Balos, Platigyali, Svourna, Kolopoulou, Dichali, Limonari, Elia ve Limni bulunmaktadır. Özellikle kuzeydeki pitoresk koylar, yelkenli guletler için güvenli demirleme yerleri sunarak ziyaretçilerini ağırlamaktadır.

Syvota, Thesprotia’nın en çekici bölgelerinden biridir ve Yunanistan’ın en egzotik yerlerinden biri olarak kabul edilir. Bölge, kıvrımlı kıyıları, yeşil adaları, kristal berraklığında suları, gizli koyları ve korumalı uzun plajları ile bilinir. İyon Takımadaları, denizciler için ideal bir durak noktası olup, her ziyaretçinin görmesi gereken bir yerdir. Kıyının hemen açıklarında, Agios Nikolaos, Mourtemeno ve Mavro Oros gibi adacıkları bulabilirsiniz.

Bölgenin keşfedilecek birçok gizli koyu ve plajı vardır. Özellikle Diapori ve Alati plajları popülerdir ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyüler. Pisina plajı, adanın en ünlü plajlarından biridir ve Agios Nikolaos’ta bulunur. Burada, etrafı yeşilliklerle çevrili ince beyaz kumlar ve mavi-yeşil renkteki suların keyfini çıkarabilirsiniz. Mourtemeno’daki Bella Vraka ise ikinci bir 5 yıldızlı plaj olup, ziyaretçiler anakaradan dar bir kum şeridi üzerinden yürüyerek adaya ulaşabilirler. Syvota’nın sunduğu bu doğal güzellikler ve huzurlu ortam, ziyaretçilere unutulmaz bir tatil deneyimi sunmaktadır.